Ukrayna’daki anarşistler, tüm dünyadaki anarşistlere akşam saat 19:00’da Rusya büyükelçilikleri önünde eylem yapma çağrısında bulunmuştu. Eylem çağrısı üzerine Ankara’daki konsolosluk önünde eylem yapmak isteyen Karala Dergisi‘nden altı anarşist, polisin saldırısı sonucu gözaltına alındı.
Eylemde “Katil devlet hesap verecek” ve “Devlet savaştır, savaş katliam” sloganları atıldı. Saldırılan eylemde okunmak istenen bildiri şuydu:
Devletler Savaşıyor, Halklar Katlediliyor!
Bugün Ukrayna’daki anarşist yoldaşlarımızın tüm dünyadaki Rusya Büyükelçilikleri önüne yaptığı eylem çağrısı nedeniyle buradayız. Buradayız çünkü bugün Ukrayna’da kardeşlerimiz, güne bombalarla uyandılar.
Savaş! Ne anlama geldiğini kavrayabiliyor muyuz? Dilimizde bundan daha kötü bir kelime var mı? Katliam, kırım, cinayet, yağma, talan ve yıkım fotoğrafları aklımıza geliyor mu? Uçakların, füzelerin, bombaların, 21. yüzyılda bambaşka boyutlara ulaşmış onlarca savaş aletinin sesleri kulağımıza geliyor mu? Cesetlerle dolu savaş meydanlarını görebiliyor muyuz?
Buradan kilometrelerce uzakta olan Ukrayna coğrafyası bugün Rusya Devleti tarafından işgal ediliyor. Fakat bu işgal, Ukrayna coğrafyası için yeni bir işgal değil. Ukrayna’da halklar, dünyanın her yerinde olduğu gibi devletlerin işgali altında yaşıyorlar. Bugün, işgalci Rusya Devleti, işgalci Ukrayna Devleti’ne savaş açıyor. Bu savaşın yalnızca iki tarafı yok. Bu savaşın taraflarını NATO, ABD, AB ve bunlara bağlı devletler de oluşturuyor.
Bizim için, Ukrayna da, NATO da, ABD de, AB de, Rusya da eşit derecede işgalcidir. Çünkü bu devletler ve ittifaklar, halkların yaşamı üzerine kurulmuş, halkların emeğiyle beslenen, halkların kanıyla büyüyen organize terör örgütleridir. Onyıllardır topraklarımız, hayatlarımız, geleceğimiz, varlığımız, benliğimiz, her şeyimiz bu organize terör örgütlerinin işgali altındadır.
Bugün yaşanan, bu organize terör örgütlerinin düellosundan başka bir şey değildir. Bu düellolar tarihte sayısız kez yaşandı. Dünya Savaşlarında bu düelloyu izledik. Yaşadığımız coğrafyada, Orta Doğu’da, Afganistan’da, Irak’ta, Suriye’de, dünyanın her yerinde aynı şeyler yaşandı. Dünyanın en büyük organize terör örgütleri, halkların yaşamı üzerinde defalarca tepiştiler.
Dövüşemeyecek kadar korkak olan, bu yüzden de kendileri adına dövüşmek için dünyanın gençlerini cepheye süren hırsızlar, milyonlarca insanı defalarca katletti.
Bugün de aynı şey yaşanıyor. Dünya üzerindeki hükümranlıkları için birbiriyle bitmek bilmez bir savaşta olanların oyun sahası bu defa Ukrayna! Ukrayna’da bugün 48 kişiyi sendika binasında yakarak öldüren Neo-Nazileri destekleyen Ukrayna Devleti, daha önce Irak’ta Afganistan’da Suriye’de ve sayısız coğrafyada katliamlar yapmış ABD, küresel kapitalizmin devasa teröristleri AB, dünyanın her yerini savaş üsleriyle donatmış organize terör örgütü NATO, Gürcistan’ı, Kırım’ı, Kafkasya’yı, Orta Asya’yı defalarca savaş alanına çevirmiş Rusya ve bunların sayısız savaş aleti bulunuyor. Bir de bunlar tarafından zorla cepheye sürüklenen yoksul halk çocukları ve yaşam alanı savaş alanına dönüştürülen milyonlarca insan!
Aynı organize suç örgütleri, yanıbaşımızdaki bundan birkaç yıl Suriye’yi de savaş alanına çevirdi. Suriye’de hala devam eden küresel iç savaşta, Halep, İdlip, Kobane, Afrin, Rakka, Serekaniye ve birçok kent bu organize suç örgütleri ve onların güdümündeki çeteler tarafından defalarca işgal edildi. Bu devasa organize suç örgütlerinin Suriye’de yürüttüğü savaş, bize tek çözümün halkın kendi özörgütlenmesiyle gerçekleştireceği bir devrim olduğunu bir kez daha gösterdi.
Benzer örneği geçtiğimiz yüzyılın başında Ukrayna’da da görmüştük. Bugün Rusya tarafından işgal edilen Ukrayna toprakları, bir dünya savaşı anlaşması neticesinde Almanya-Avusturya İmparatorluklarına terk edilmişti. Ukrayna’da anarşistler, savaşa ve işgale karşı ne yapılması gerektiğini bize o gün öğrettiler. Almanya ve Avusturya ordularına, Çarlık Rusyası artığı Beyaz Ordu’ya, Rusya’daki yeni iktidar Kızıl Ordu’ya, Ukrayna Milliyetçileri Petlyura’ya; doğası gereği halka karşı olan tüm iktidarlara karşı; halkın kendi özörgütlenmesiyle bir devrim gerçekleştirdiler. Bugün Ukrayna’da da, dünyanın diğer coğrafyalarında da ezilen halklar için tek çare budur. Her biri birer savaş makinası olan devletlere karşı özgürlüğü dünyanın her yerinde her gün örgütlemeli, kapitalizme ve devlete karşı mücadeleyi büyütmeliyiz.
Ukraynalı anarşist yoldaşlarımız bugün bir açıklama yayınladılar ve şöyle dediler: “Biz özgürlüğün önemini herkesten daha fazla anlayan anarşistler olarak, diktatörlere karşı savaşmak için tüm güçlerin toplanması ve örgütlenmesi gerektiğini biliyoruz. Belki şu anda hareketimiz zayıf ve askeri harekata hazırlıklı değildir. Ancak ilmiği diktatörün boynuna bağlamaya küçük bir katkıda bulunabilecektir.” Bugün Ukrayna’da özgürlük için mücadele eden anarşist yoldaşlarımızı selamlıyoruz.
İşgalciler yalnızca Ukrayna’da değil dünyanın her yerindedir. Savaşı çıkaran kan emiciler, iş yerlerimizdeki patronlar, hayatlarımızdaki devletler, dünyanın her yerini işgal etmiş kapitalistlerdir. Yeryüzündeki her şeyi üreten, dünyanın tüm coğrafyalarındaki ezilen halklar, kardeşlerinin boğazına dayanan bıçağı üretmeyi ve halkların kanıyla beslenen devletler için savaşmayı reddetmelidir.
Kardeşlerimizin kanıyla yürütülen savaşın, NATO’nun, ABD’nin, AB’nin, Ukrayna devletinin, Rusya’nın karşısında, ezilen halkların yanındayız!
Karala