İşgale Karşı Ön Cepheden Sesler: Filistinli Anarşistlerle Söyleşi

Black Rose / Rosa Negra (BRRN) – International Relations Committee (IRC) / Kara Gül – Uluslararası İlişkiler Komitesi’nin Filistin’deki anarşist örgüt FAUDA ile gerçekleştirdiği röportajın çevirisini sizlerle paylaşıyoruz.

İsrail’in 75 yıldır süren Filistin işgalinin bu yeni ve daha da dehşet verici aşamasında, etnik temizliğe karşı mücadele eden Filistinlilere alan açmak önemlidir.

Black Rose / Rosa Negra (BRRN / Kara Gül) olarak, kendisini Filistinli anarşist bir örgüt olarak tanımlayan ve Batı Şeria merkezli küçük bir grup olan Fauda’ya ulaşarak sürmekte olan mücadeleye dair görüşlerini aldık. Fauda bizim yeni tanıdığımız bir grup; röportajda ve kamuya açık kanallarında bulunabileceklerin dışında haklarında bilgi sahibi değiliz.
Fauda’nın siyaseti, stratejisi ve faaliyetleri hakkındaki sınırlı bilgimiz nedeniyle, bu röportajı yayınlamak onları tam olarak onaylamak anlamına gelmiyor. Ancak bu röportajın ABD’deki devrimciler ile Filistin’deki militan gençler arasında daha fazla bağlantı kurulmasına, birbirleri hakkında daha fazla bilgi edinmelerine ve birbirlerini anlamalarına vesile olmasını umuyoruz.

Politikalarımızdaki benzerlikler ya da farklılıklar ne olursa olsun, ABD destekli etnik temizliğin şiddetine doğrudan direnen militanların perspektiflerini dinlememiz gerektiğine inanıyoruz. Bu kısa röportajın, emperyalizm ve yerleşimci-sömürgeciliğin altını oymaya odaklanan çalışmaları güçlendirmemize katkıda bulunmasını umuyoruz.

Çeviride netlik sağlamak amacıyla yapılan düzenlemeler dışında, röportajın içeriğini değiştirmeden paylaşıyoruz. Filistinli ve Arapça konuşan dostlarımıza bu röportajın gerçekleştirilmesi ve İngilizce’ye çevrilmesi konusundaki dayanışmaları için teşekkür ederiz. Ayrıca, aşırı belirsizlik ve şiddet ortamında bile sorularımızı düşünceli bir şekilde cevaplayan Fauda temsilcisine özellikle teşekkür ederiz.

BRRN: Bize grubunuzdan bahsedebilir misiniz? Faaliyetleriniz nelerdir ve Fauda’yı FDHKC, FHKC, Hamas, El Fetih vb. gibi diğer Filistinli siyasi gruplardan ayıran nedir?

Grubumuz “Filistin Fauda Hareketi” olarak biliniyor. Filistin’in hem içinden hem dışından genç aktivist ve akademisyenlerden oluşuyor.

Amacımız çeşitli siyasi ve entelektüel fikir ya da eğilimlere sahip tüm güçleri bir araya getirmek; onları Filistin’deki haksız işgale ve ırkçı Siyonist düşünceye karşı mücadeleye odaklayabilmektir. Bu nedenle hem Yahudi inancından bazı gençlerle, bazı din değiştirenlerle, bazı Müslümanlarla, hem Hıristiyanlarla ve diğer gruplarla iyi ilişkilerimiz var.

Buradaki fikir, birçok Filistinlinin, Siyonist işgalin ırkçı ve adaletsiz eylemlerine karşı çıktıkları, ancak etrafında birleşebilecekleri tek bir hareket bulamadıklarıdır. Bu nedenle ırkçılıkla ve Siyonist apartheid rejimiyle mücadeleye odaklanmak yerine sık sık birbirlerine girdiklerini görüyoruz.

Burada, Filistinlilerin apartheid rejimiyle mücadele etmek için tüm imkân ve kabiliyetlerini birleştirmek amacıyla çeşitli taraflar arasında arabuluculuk rolü oynuyoruz.

Eğitim birimi Filistinli gençlere mücadele yöntemlerini ve anarşist düşünceyi anlatmak da dahil olmak üzere çeşitli faaliyetler gerçekleştiriyor. Yürütme birimi bazıları barışçıl bazıları da kara blok tarzında olmak üzere çeşitli eylem ve etkinlikleri koordine ediyor. Haber birimi Filistin ve Filistin halkı ile İsrail ordusu ve güvenlik güçlerinin yaptıklarına dair haberleri ve ilgili olan her şeyi paylaşıyor: Bireysel ve toplumsal özgürlüklerin ortadan kaldırılması, Filistinlilerin evlerinin yıkılması, çocukların öldürülmesi, Filistin halkına yönelik katliamlar, soykırım vb… Medya birimi Filistin tarihi, Filistin-İsrail çatışmasının tarihi ve yeni neslin geçmişine kıyasla karşılaşabileceği düşünsel farklılıklar hakkında önemli bilgilerin yayılması için çalışıyor. Çünkü burada gerçekleri çarpıtan ve onları İsrail lehine çeviren zorlu bir medya savaşıyla karşı karşıyayız. Bildiğiniz gibi İsrail’in tarihi gerçekleri çarpıtmak ve hem geçmişe hem şu anda burada yaşananlara ilişkin yanlış anlatısını yaymak için günün her saati Arapça yayın yapan kanalları var.

Filistin Fauda Hareketi’ni bu şekilde kısaca özetleyebiliriz.

BRRN: ABD’deki yoldaşların şu anda Filistin’deki durum hakkında hangi gelişmelerden haberdar olmalarını istersiniz?

Bu soruyla ilgili olarak, sadece ABD’deki değil, dünyanın dört bir yanındaki tüm kardeşlerimize, küresel medya imparatorluğunun onlara söylediklerine asla güvenmemeleri gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Haberleri nasıl çarpıttıklarını, küresel sömürgecilik ve Siyonist işgal lehine çevirdiklerini her zaman görüyoruz.

Burada, Filistin’de eziyet çekiyoruz. Yaşamak için gerekli asgari koşullardan mahrum bırakılmanın eziyetini çekiyoruz. Bilmenizi isterim ki İsrail ordusunun sokakta yürüyen Filistinli genç bir kadın ya da erkeği tutuklamadığı -sizi temin ederim ki gerçekten- tek bir gün bile yok.

Batı Şeria’da yıllardır neredeyse her gün elektrik ve su kesintileri yaşanıyor. İsrail ordusu yıllardır bazı Filistin bölgelerini ele geçirmek ve buralarda yeni yerleşimler inşa etmek için insanları zorla yerlerinden ediyor. Geçmişte ordu bu bölgeleri boşaltmak ve Filistinlileri topraklarından etmek için tüm zorlayıcı ve şiddet içeren yöntemleri uygularken, son zamanlarda aynı hedefler için, yani zorla yerinden etmek için daha ılımlı bir politika uyguladıklarını görüyorduk. Bu ılımlı dediğimiz politika, uzun süreli elektrik ve su kesintileri, çöplerin toplanmaması ve böylece bölgenin pis kokması, yakın bölgelere kapsamlı askeri operasyonlar düzenlenmesiyle bölgedeki Filistinli nüfusa zarar verilmesi ve Siyonist işgalcilerin gerçekleştirdiği diğer insanlık dışı eylemlerden oluşuyordu. Bu, yıl boyunca Filistin’de, özellikle de Batı Şeria’da yaşananların çok ufak ve basit bir kısmıdır.

Şu anda, bu şiddetli savaşın ortasında, İsrail güvenlik güçleri Batı Şeria’da çatışmaların patlak vermesinden korktukları için çok sayıda sivili herhangi bir suçlama olmaksızın tutukladı. Ailenizle birlikte evde otururken aniden İsrail askerlerinin içeri daldığını, size ve ailenize silah doğrulttuğunu, herhangi bir suç işlemediğiniz halde sizi tutukladığını düşünün.

Burada yaşanan durum tam olarak bu. Keşke sadece tutuklama olsaydı… Birçok vakada, tutuklamaların ardından hapishanelerde ağır işkenceler ve hatta bu sistematik işkenceler sonucunda ölümler geliyor.

Bilmenizi istediğim bir şey daha var ki o da Filistin Yönetimi ve Başkan Mahmud Abbas’ın bizi, yani Filistin halkını temsil etmediğidir. Otoriteyi reddediyoruz, Abbas’ı ve tüm bakanlarını reddediyoruz. Siyonist işgalcilerle Filistin Yönetimi arasındaki güvenlik koordinasyonu anlaşmasını duydunuz mu, bilmiyorum. Yıllar önce Filistin Yönetimi, güvenlik bağlamında işgalci devlete hizmet edeceği bir anlaşma imzaladı. Buna göre, Siyonist işgale karşı bir şekilde mücadele eden Filistinli genç aktivistleri işgal tutuklayamıyor, Filistin Yönetimi peşlerine düşüyor, tutukluyor ve işgale teslim ediyor, sonra da kimse o gencin akıbetini öğrenemiyor. Bunlar ne bizi ne de başka bir Filistinliyi temsil ediyor. Bunlar Filistin sokaklarında halk tarafından tamamen reddediliyorlar ama ne yazık ki Birleşmiş Milletler tarafından resmi ve uluslararası olarak tanınıyorlar ve ABD tarafından destekleniyorlar.

BRRN: Geçtiğimiz hafta -kişisel olarak- sizin için nasıl geçti?

Mesele bir ya da iki haftalık mesele değil kardeşim. Bütün bir yıl boyunca bireysel ve toplumsal özgürlüklerden yoksun bırakılarak baskı altında yaşıyoruz. Evet, geçen hafta önceki aylara göre çok daha fazla acı haber ve trajedi vardı. Filistin topraklarında çok sayıda akraba ve dostumuzun ölüm haberini aldık. Bu durum çok acı verici. Batı Şeria’da ve Gazze’de çok sayıda dostumuz var.

Gazze’deki Filistinli nüfus şu anda büyük tehdit altında yaşıyor. Üç dört günden fazla bir süredir [İsrail işgal güçleri] Gazze Şeridi’nde yine elektrik ve suyu kestiler. Elektrik kesildiğinde başta hastaneler olmak üzere pek çok sosyal hizmet duruyor. Gazze halkı günün her saati bombalanmaya devam ediyor. Gece yarısı bile bu küçük bölgeyi bombalıyorlar. İsrail bu bölgeyi tamamen abluka altına almış durumda. İnsanlar onlardan kaçamıyor bile. İşgal, insani yardımın Gazze’ye ulaşmasını engelliyor. İşgal gıdayı yasaklıyor, suyu yasaklıyor, ilacı yasaklıyor ve diğer her şeyi yasaklıyor. Gazze her yönden ve her yerinden bombalanan küçük bir zindana dönüştü. Bir annenin bebeğini yaralı ve kanlar içinde gördüğünü, ancak elektrik kesintisi nedeniyle hizmet veren bir hastane bulamadığını düşünün. Bu annenin duygularını nasıl tarif edebilirsiniz?

Kardeşim, burada olanları anlatmaya kelimeler yetmez. Bu bölge işgal ve Siyonizm’in varlığıyla cehenneme döndü.

BRRN: Sizce Filistin’deki hangi hareketler Filistinlilerin geleceği için en büyük
umudu taşıyor ve neden? Örneğin Nablus’taki Aslan İni (Lion’s Den of Nablus) ya da farklı işçi mücadeleleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Özgürleşme ihtimaline inanan ve Filistin’deki diğer hareketler ve eğilimlerle birlik oluşturmak için çalışan gençlik hareketlerine ihtiyacımız var. Deneyimler, tek bir hareketin Filistin’in özgürleşmesini sağlayacak büyük bir başarıyı tek başına gerçekleştiremeyeceğini kanıtlamıştır. Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar, din değiştirenler, anarşistler ve Filistin arenasında var olan diğer fikir sahipleri, hepimiz birbirimizle ilişki içinde olmalıyız. Peşinde olduğumuz şey bu: Herkesi tek bir pankart arkasında ve tek bir amaçla bir araya getirmek; Siyonizm’le mücadele ederek Filistin’i kurtarmak ve özgürlüğümüzü yeniden inşa etmek.

Elbette Filistin arenasında Aslan İni de dahil olmak üzere pek çok hareket var. Ancak Aslan İni tek hareket değil. Emek mücadeleleri de dahil olmak üzere, tüm enerjileriyle mücadele eden başka birçok eğilim ve hareket var, ancak sıkı güvenlik koşulları ve işgalin yanı sıra hain Filistin Yönetimi tarafından uygulanan sistematik baskı politikaları nedeniyle, kamuoyunda belirgin ve kayda değer bir şekilde görülmüyorlar. Çünkü her zaman dikkatli ve temkinli olmamız gerekiyor. Bu nedenle sizinle sesli ya da görüntülü bir röportaj yapamadım.

BRRN: 2021 yılında Batı Şeria ve Gazze’deki Filistinliler ve hatta İsrail vatandaşı olanlar, Şeyh Cerrah’taki Filistinli ailelerin tahliyesine tepki olarak genel greve katıldılar. Bu dönemde iş bırakma eylemleri ve genel grevlerin rolünü nasıl görüyorsunuz?

İsrail’de genel grev aşamasını geçtiğimizi düşünüyorum. Elbette grevlerin önemini ve etkililiğini yadsımak istemiyorum, ancak Filistin’deki durum ve deneyimler tek çözümün apartheid rejimine karşı mücadele ve hatta silahlı mücadele olduğunu kanıtladı.

İşgal her türlü suçu işlemekten, adaletsizliği ya da zulmü uygulamaktan çekinmiyor. Bir mesleğiniz veya dükkanınız olsa ve greve gitseniz bile sonuç; dükkanınızı çalmaları ve başka bir Siyoniste vermeleri veya sizi işinizden kovmaları ve böylece başka bir Siyonistin işi alması olacaktır. Hem de kolaylıkla!

Buradaki koşullar ABD’de senin yaşayabileceklerinden tamamen farklı kardeşim.

BRRN: Bir kısım anarşist ve sosyalistin yaptığı gibi, işçi sınıfından çok sayıda
İsraillinin siyonizmi tamamen reddedeceğine inanıyor musunuz, yoksa yerleşimci sömürgeciliğine olan bağlılıklarının aşılamayacak kadar güçlü olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Filistin topraklarında bulunan Siyonistler buraya, bu toprakların kendi toprakları olduğu ve Yahudi halkının seçilmiş halk olduğu ideolojik ilkesine dayanarak geldiler. Elbette bu ilkeye inanan ve bu ideolojiyi benimseyen herkes kolay kolay Siyonizmden vazgeçemez, başkalarının özgürlüğünü ve insanlar arasındaki eşitlik ilkesini tanıyamaz.

Ancak biz Siyonizm ile Yahudilik arasındaki farka dikkat çekiyoruz. İbranice konuşan ve Tevrat’a inanan Yahudi arkadaşlarımız var, ancak Siyonizme inanmıyorlar ve hatta işgalci varlığa karşı faaliyetlerimizde bize katılıyorlar. Bu nedenle, evet, bu insanların sayısının artacağını ve özellikle işçi sınıfından pek çoğunun Yahudilikle hiçbir bağlantısı olmayan bu ırkçı ideolojik ilkeyi terk edeceğini umuyoruz. Onları kucak açarak karşılıyoruz; onlarla birlikte çalışıp barış içinde yaşayabiliriz.

BRRN: Sizce ABD’deki yoldaşların Filistin’in özgürleşmesi için yapabilecekleri en etkili dayanışma eylemleri nelerdir?

Bence yapabileceğiniz en önemli şey Filistinlilere medya desteği sağlamaktır. ABD’deki insanlara Filistin meselesini İsrail’in uydurduğu sahte anlatıya göre değil, olduğu gibi anlatabilirsiniz. Filistin’de meydana gelen haberleri ve gelişmeleri yayınlayabilirsiniz. Filistin web sitelerinde işgalci varlığın günlük suçlarına ilişkin çok sayıda video ve resim var. Ayrıca bu haberleri @fauda_palestine Instagram hesabımızda ve @fauda_ps Telegram kanalımızda yayınlıyoruz. Bu haberleri dilinize çevirebilir ve gerçekleri ABD’deki kardeşlerimize ulaştırabilirsiniz. Resmi medyayı, Amerikan ve İsrail kanallarını haber aldığınız ve olayları takip ettiğiniz tek kaynak haline getirmeyin. Filistin medyasını da takip edin. Filistin medyası çok ciddi bir medya karartmasıyla karşı karşıya. Bu karartmayı kırmaya ve Filistin arenasındaki bazı güncel gerçeklere ulaşmaya çalışın.

Çeviri: Barikat Haber / Mercan Doğan