Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dün Twitter hesabından “kendine özgü mizah(!) anlayışıyla” yaptığı “Fahrettin Koca’yı tanımadığımız günlere dönüyoruz” paylaşımı ile Covid-19 riskinin giderek azaldığını iddia etmişti.

Pandeminin başında ilk vakanın tespit edildiği 11 Mart 2020’den beri şeffaflık ve güvenilirlik konusunda eleştirilerin odağında olan Koca’yı tıp uzmanlarının gerçekçi yorumları yalanlıyor.

DW Türkçe’den Felat Bozarslan’ın haberine göre Almanya ve Fransa gibi ülkelerde vaka sayıları 150 binlere yaklaşırken, Türkiye’de açıklanan iyimser tablo “güvenilirlik” tartışmalarını yeniden başlattı. Sağlık Bakanlığı’nın her zaman ‘iyimser bir tablo çizmeye’ çabaladığını belirten TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya göre, durum salgının yayılması ve aşılama hızının düşmesi gibi olumsuzluklara neden oluyor. Vaka sayılarının gerçeği yansıtmadığını ifade eden Fincancı, özellikle test sayılarındaki düşüşün buna neden olduğunu belirtiyor.

Fincancı Sağlık Bakanlığı’nın çizdiği iyimser tabloyu “Yaygın test uygulanmıyor. Temaslı bildirimleri neredeyse hiç yapılmıyor. Filyasyon gibi bir çalışma söz konusu bile değil. Böyle olunca da aslında sanki rakamlar düşüyormuş gibi bir tablo yansıtılıyor. Dolayısıyla rakamlar gerçeği yansıtmıyor. Test sayılarıyla diğer verileri birlikte değerlendirdiğimizde yaklaşık olarak yeni vaka sayısının 30 binler civarında olduğunu söylemek çok yanlış olmaz” diye yorumladı.

Şebnem Korur Fincancı vaka sayılarının az görünmesinin test sayılarındaki düşüş kadar turizm sezonunun gelmesiyle de bağlantılı olduğunu belirtti. “Ne hikmetse turizm sezonu başlarken vaka sayılarında da düşüş oluyor” diyen Fincancı, Sağlık Bakanlığı’nın iyimser tablosu nedeniyle toplumda inanılmaz bir rahatlık oluştuğunu, artık kapalı ortamlarda dahi maske takanların sayısının son derece sınırlı olduğunu ve bu durumun gelecekte önemli sorunlara yol açabileceğinin altını çizdi.

TTB’ye bağlı İstanbul Tabip Odası Aralık 2020’de Sağlık Bakanlığı’nın manipüle ettiği rakamlara dair gerçek veriler paylaşmış, sonrasında ise iktidar paydaşları tarafından hedef gösterilmişti.

Bursa Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala ise, “düşürülen” vaka ve vefat sayılarına dair, “Bağımsız akademisyenlerin yaptığı fazladan ölüm sayıları incelemelerine baktığımızda, gerçekten sahada ölüm sayısı azalmış görünmesine rağmen Sağlık Bakanlığı’nın ilan ettiğinden daha fazla ölüm olma ihtimali karşımızda duruyor. Sağlık Bakanlığı’nın pandeminin başından bu yana saydam olmayan ve bağımsız bilim insanlarının erişmesine açık olmayan bilgi kaynakları yüzünden hem doğrulanmış olgu sayıları hem de ölümler halen tartışılmaya devam ediyor” yorumunu yaptı.

İki haftadan beri pandeminin başladığı yer olan Çin’in, Şanghay başta olmak üzere bazı bölgelerinde tam kapanma ve korona virüsü önlemleri yeniden hayata geçirilmişti. Çin’deki bu duruma dikkat çeken Prof. Dr. Kayıhan Pala “Çin bu kadar ağır bir kapanmayı Omicron varyantını tamamen ortadan kaldırabilmek ve sıfır olgu politikasını destekleyebilmek için mi yapıyor, yoksa karşımızda yeni, endişe verici başka varyantlar mı var, başka yeni tehditler mi var, bunu henüz bilmiyoruz. Ancak şimdiye kadar görülen gelişmeler, aşı eşitsizliği başta olmak üzere dünyada henüz bu aylar için söylüyorum, bu sorun bitti diyebileceğimiz bir pozisyonu işaret etmiyor. Öyle anlaşılıyor ki, kapalı ortamlardan dışarı çıkmaya başladığımız bahar ve yaz aylarında daha önceki yıllarda olduğu gibi olgu sayılarında genel bir azalma bizi bekliyor. Ama pandemide ne durumda olduğumuzu gerçekten anlayabileceğimiz zaman sonbahara doğru, o günkü verilere dayalı olarak bir değerlendirmeyi zorunlu kılıyor. Özetle bugün itibariyle temkinli olmakta yarar var. Umuyoruz ki bu senenin sonuna doğru bütün dünyada pandemiyi gündemden çıkarabiliriz. Ama bunu söylemek için henüz erken” diye konuştu.