Rojava’da savaşan ve geri döndüğünde Fransa devleti tarafından tutsak edilen anarşist Libre Flot, 27 Şubat günü serbest bırakılma talebiyle açlık grevine başlamıştı. Açık grevinin 27. günündeki Flot, hala serbest bırakılma talebini sürdürüyor.
Freedom News’in haberine göre Flot geçtiğimiz Cumartesi günü muayene için hastaneye kaldırıldığında şiddetli göğüs ağrıları yaşıyordu ve rahatsızlığını “kalpte keskin ağrıya eşlik eden güçlü göğüs basıncı” olarak ifade etti. Muayene edilmek üzere hastaneye sevki sırasında dokuz saat boyunca silahlı adamlar tarafından denetlendi. Flot’un arkadaşları “ruhu iyi olsa da gücünün azalmakta olduğunu” belirtti. “Yerinde durmakta, hareket etmekte vs. zorlanıyor.”
Perşembe günü tekrar kabul edildi, 10 Mart’tan bu yana doktorlara ve gerekli bakıma açık erişim olmaksızın tecritte tutularak sağlık haklarını sürekli olarak hiçe sayan cezaevi yetkililerinin etkisini hafifletmek için bir süredir istediği bir şeydi.
Ne Olmuştu?
8 Aralık 2020’de Fransa’nın çeşitli noktalarında 9 anarşist Fransız anti-terör polis birimi DGSI tarafından gözaltına alınmıştı. “Terörist saldırı planlayan bir suç örgütünde” yer almakla suçlanıyorlardı.
Bazıları aylarca mahkeme öncesi gözaltında tutulduktan sonra, birisi hariç hepsi serbest bırakıldı. Yargılanmayı bekleyerek ve adli kontrol altına alındılar. Birbirlerini tanımayan bu kişiler, uzun süre boyunca araçlarına kayıt cihazı yerleştirilmesi gibi dijital gözetim ve fiziki gözetim yöntemleriyle uzun süre devlet tarafından gözetim altında tutuldu.
Hâlâ hapsedilen ve yargılanmayı bekleyen Libre Flot, ziyaretçilere sınırlı erişimle hücre hapsinde tutuluyor. Diğer sanıklar serbest bırakılırken Flot’un kötü koşullarda sürmekte olan tutsaklığının yasal gerekçesi olarak mahkemenin onu “örgüt lideri” olarak tanımlaması söyleniyor.
Şubat ayının başlarında, Libre Flot’un duruşmadan önce serbest bırakılması talebi bir yargıç tarafından reddedildi.
“Birbirini tanımayan 7 insanı terör örgütü kurmakla suçladılar”
Libre Flot, açlık eylemine başladığını duyurduğu mektupta şu sözlere yer vermişti: “Son 14 aylık süreçte, devletin kriminalize etmeye çalıştığı şeyin benim siyasi görüşlerim ve IŞİD’e karşı savaşta Kürt YPG güçlerine katılmam olduğunu anladım. Birbirini tanımayan 7 insanı örgüt üyeliğiyle suçlamalarının üzerinden tam 14 aydan fazla süre geçti.”
Devletin gözetleme baskısına ilişkin Flot, “14 aylık süreçte en az 10 ay boyunca takip edilmeme, aracıma, evime bözek yerleştirilmesine, yatağımda bile gözetlenmeme rağmen devletin suçlamalarına dair hiçbir şey kanıtlanmadı.” ifadelerini kullanmıştı.